buse

Atasözlerine konu olan kahvenin nasıl bulunduğu konusunda pek çok rivayet dile getirilir. Bunların içinde en güçlü olan 8. yüzyılda Habeşistan’ın Kaffa şehrinde yaşayan çoban Kaldi’nin hikayesidir. Rivayet edilir ki, Kaldi bir gün keçilerinin ağaçtan kırmızı meyveleri yediğini ve bunun sonucunda daha az uyuduklarını, daha zinde olduklarını fark eder ve kendisi de bu meyveyi yer. Meyvenin verdiği keyif bir anda yayılmıştır. Ünü yayılmaya başlayan kahvenin Anadolu’ya gelişi 16. yüzyılı bulmaktadır. Anadolu bu mucizevi içeceği çok sevmiş olacak ki değişik yörelerde değişik şekillerde içmeye devam etmiştir. Anadolu kahveye kendinden birçok şey katarak harmanlamıştır.
Menengiç Kahvesi: Güneydoğu Anadolu, Akdeniz ve İç Anadolu böldelerinin kırsal kesimlerinde yabani olarak yetişen Menengiç ağacından elde edilen menengiç tohumları yıkanıp güneşte kurutulduktan sonra kavrulur ve toz halini alıncaya kadar dövülür. Geleneksel yöntemlerle yapılan menengiç kahvesini evde yapmayı düşünüyorsanız su yerine süt ile yapmayı deneyin. Eğer yolunuz Diyarbakır'a veya Mardin’e düştüyse mutlaka menengiç kahvesi isteyin. Yağlı bir muhtevası olan menengiç kahvesi yüksek oranda E vitamini barındırır.
Faydaları:

• Kalp – damar sertliklerini önler
• Kolesterolü düşürür.
• Nefes darlığına iyi gelir, solunum yollarını açar.
• Ses tellerine iyi gelir.
• Afrodizyak etkisi vardır.
• Böbrek kumlarının dökülmesini kolaylaştırır.
• Mide ağrılarına iyi gelir.
• Göğsü yumuşatır ve öksürüğü keser.

Dibek Kahvesi: 19. Yüzyılın ortalarına kadar kahve, havana benzeyen dibeklerde dövülerek öğütülürdü. 1827 yılında kahve makinesinin icadı ile dibek kahvesi kaybolmaya başladı. Dibekte kahve yapmak daha zahmetli olduğu için artık çok fazla evde dibek kahvesi yapılmamaktadır.
Süryani Kahvesi: Mardin’e özel bu kahve çifte kavrulmuş kahve çekirdeklerinden elde edilir. Bu nedenle Türk kahvesine göre daha serttir fakat içindeki kakule sayesinde yoğun bir tattan sonra ferahlık hissi vermektedir. Yolunuz düşerse Mardin Dayrul Zafaran Manastırı’nda içmenizi tavsiye ederiz.
Damla Sakızlı Dibek Kahvesi: Kahve makinesi ile değil de dibekte yapılan kahvelerin aroması daha fazla hissedilir. Tadı daha yoğundur. Kahveye damla sakızını da eklerseniz çok keyifli bir tada sahip olacaktır.
Saray Kahvesi: Adıyaman’a özgü bu nefis kahvenin içinde Yemen kahvesi, keçiboynuzu, damla çikolata, damla sakızı, krema, menengiç kahvesi, sahlep, karamel bulunmaktadır.
Mırra: Şanlıurfa, Mardin, Diyarbakır’da içilen bu kahve çok sert bir kahvedir. Çok küçük fincanlarda sunulan mırranın iki yudumda içilmesi gerekmektedir.
Cilveli Kahve: Manisa yöresine özgü kahve türüdür. Osmanlı zamanında kızlar, görücülerine bu kahveden ikram ettiği için adı cilveli kahvedir. Bu kahvenin özelliği kahve içindeki çifte kavrulmuş bademdir. Görücü verilen kaşık ile badem katmanını yer. Bu da kahvenin kültürümüze ne kadar etki ettiğinin göstergesidir.